Haber

Bahçeli, MHP TBMM Grup Toplantısı’nda konuştu: (2)

MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli, “Irak’ın kuzeyindeki dağlık bölgeyi kapsayan ‘Türkiye’nin Güvenliği ve Geleceği için Barış Hattı’ bu ülkeyle koordineli olarak ve karşılıklı mutabakatla belirlenen süre ve derinlikte 60 km’ye kadar kurulmalıdır” dedi. kilometrelerce, buradan Hatay’a kadar uzanıyor.” “Bu hatta bir sineğin bile girmesine izin verilmemeli.” söz konusu.

Bahçeli, partisinin Türkiye Büyük Millet Meclisi Küme Toplantısı’nda yaptığı konuşmada, kız çocuklarına cinsel istismar, pedofili ve fuhuş yapmak suçlamalarıyla ABD’de yargılanırken cezaevinde ölen Amerikalı milyarder Jeffrey Epstein’ın davasına değindi. “Adını anmaya utandığım bir günah adasında, zenginlik ve şöhret sahibi olanlar var.” İnsanlıktan kaçanların reşit olmayan kızlara yönelik iğrenç muamelesi hiçbir mazeretle açıklanamayacak bir skandal, hatta barbarlıktır. İsrail masum bir halkın kanını dökerken, ABD’de bir sinagogun altında ortaya çıkarılan yasadışı tünellerden insan kaçakçılığı, pedofili ve organ mafyası delilleri elde edildi. “Sonuç olarak, çok fazla kir aktı.” değerlendirmesini yaptı.

Bahçeli, hiçbir vicdanın kabul etmeyeceği bu karanlık tabloyu medeniyet ve modernlik olarak göstermeye çalışmanın aklın, ahlâkın ve mantığın ihlalinden ve inkarından başka bir şey olmadığını belirterek, çürüyen devlet ve toplumun yaydığı habis virüslerin, Batı’nın eş zamanlı olarak dünyanın diğer coğrafyalarına da bulaştığını, bu durumun medeniyetleri ve milletleri tepeden tırnağa tehdit ettiğini söyledi.

Bahçeli, “Bu bağlamda İnsanlığın Barışı Projesi’ni hazırlama kararını ne kadar doğru ve isabetli bir şekilde verdiğimizin daha iyi anlaşılacağını düşünüyorum.” dedi.

ABD ve İngiltere’nin Yemen’e ve İsrail’in Gazze Şeridi’ndeki zulmüne ortak saldırılarının sadece mazlumları değil, insan haklarını, insan onurunu, bölgesel barış ve istikrarı da hiçe saydığını vurgulayan Bahçeli, en yoksullara saldırarak, ” Dünya ülkeleri gelişmiş füzelerle masum insanları öldürüyor. Ateş etmenin sadece vandalizm değil, beceriksizlik ve korkaklık olduğunu belirtti.

Egemen uluslararası sistemin çökmenin eşiğinde olduğunu, bağlayıcılığını ve inandırıcılığını tamamen yitirdiğinin altını çizen Bahçeli, “Her ne kadar 21. yüzyılda soykırım suçunu işleyen İsrail’in Lahey’de yargılanması yeni gelişmeleri tetikleyebilirse de Bu terörist devleti destekleyen ABD giderek daha fazla itibar ve itibar kazanıyor.” “İtibarını yitirdiği açık. İnanıyorum ki günü geldiğinde İsrail ve ABD döktükleri kanın hesabını mutlaka verecektir. Bizce özellikle Amerikalılar ABD’yi korumalı ve Şunu açıkça görün ki, böyle gelse de bu böyle devam etmeyecektir.” değerlendirmesini yaptı.

“Artık yeter diyoruz, artık yeter diyoruz”

ABD’nin sözde müttefik ülke olduğunu belirten Bahçeli, şöyle devam etti:

“74 yıldır Türkiye’ye karşı yapmadığı hiçbir kötülük, oynamadığı bir oyun, planlamadığı bir saldırı, yaymadığı hiçbir fitne neredeyse olmadı. Bugün ABD’yi sorgulamak sorgulamak demektir. bir yönüyle terör. Bugün ABD’yi sorgulamak, darbe tarihiyle yüzleşmek demektir. Ekonomik krizlerin altına bakın, karşılaşacağınız düşmanlık ortada. Terör saldırılarının, bölgesel gerilimlerin, komşu ülkelerdeki iç karışıklıkların ve kaosun arkasına bakın, aynı odak FETÖ’nün, DEAŞ’ın, PKK’nın, YPG’nin sahipleri, devşirilen siyasetçiler ve isimsiz sivil toplum kuruluşlarının sahipleri “Açık söylüyorum, Brüksel-Washington sınırında. Artık yeter diyoruz, artık yeter diyoruz, gözümüzün içine bakıp sırtımızdan bıçaklanmaya sabrımızın ve tahammülümüzün olmadığını tüm dünyaya haykırıyoruz.”

Bahçeli, Türk milleti ve Türkiye’nin yeniden diriliş ve yükseliş sürecine girmesiyle, milli birlik ve kardeşlik duygusunun güçlenmesiyle ya terör saldırısının ya da yaptırım tehdidinin ortaya çıktığını belirterek, şöyle konuştu: “Türkiye’ye verilecek cevap dimdik ayaktadır. İsrail’in Gazze soykırımına karşı insanlık tarafından terör kanalıyla verilmektedir. Lütfen dikkat ediniz.” Lütfen, 7 Ekim 2023’te başlayan İsrail saldırılarıyla eş zamanlı olarak Türkiye’ye yönelik terör kartı devreye sokulmuş ve o tarihten bu yana 31 vatan evladı şehit olmuştur.” dedi.

“PKK Türk milletinin can düşmanıdır”

Bahçeli, yıllardır terörü ve terör örgütünü sadece kanlı eylemlerden oluşan bir suç ve cinayet şebekesi olarak görmekten uzak bir anlayışla, daha üst düzeyden yorumlayıp değerlendirmeye çalıştıklarını belirtti.

40 yıldır kanlı eylemleriyle ülkenin birinci gündemi haline gelen PKK terörünün sonuç değil araç, hedef değil araç olduğunun bilindiğini vurgulayan Bahçeli, PKK terörüyle mücadelenin de önemli olduğunu kaydetti. Milletin varlığını hedef alan teröristlerin yok edilmesi, en üst düzeyde ve büyük fedakarlıklarla yıllardır sürdürülmektedir. Bahçeli, bu uğurda çok sayıda şehit verildiğini, çok sayıda vatandaşın hayatını kaybettiğini ve yaralandığını vurguladı.

Bahçeli, terör örgütünün 2002 yılında benimsediği siyasallaştırma stratejisinde “Kürt kimliğinin tanınması kapsamında yerel dilin geliştirilmesi ve yaygınlaştırılmasının” birinci öncelikli hedef olarak ortaya konulduğunu belirterek, şöyle konuştu:

“Ancak Kürt kökenli kardeşlerimin terör örgütüyle en ufak bir irtibatı ve irtibatı olmamıştır, aksine en çok Kürt kökenli kardeşlerimin kanını bölücü terör dökmüştür. PKK, Türk milletinin can düşmanıdır. Hiçbir milletin evladı bu cinayet şebekesine tahammül etmeyecektir ve etmemiştir. Tam tersini düşünen varsa o milletin gururlu bir ferdi olamaz. Haklı ve hukuki çabalarımıza engel olan uluslararası toplum, Yıllardır terörün yol açtığı çok sayıda can kaybına göz yuman PKK terörü, İsrail saldırıları karşısında sessiz kalmayı tercih ederek ikiyüzlü siyasetini bir kez daha belgeledi.PKK’nın siyasi talepler listesinin başında yer alıyor. “Etnik ayrılıkçılığın giderek zemin kazanması ve bazı konularda köprübaşı olması, bu tehlikeli anlayışın somut bir yansımasıdır. Terör örgütünün kanlı elleri ve kanlı geçmişiyle yaptığı yıkımı hatırlamak istemeyenlere, terör saldırılarını kınamaktan kaçınanlara söylüyorum, unutulduğunu sanmayın, tüm şehitlerimizin acısı devam ediyor. anılarımızda sıcak.”

Terör örgütü PKK’nın bazı saldırılarını hatırlatan Bahçeli, terörle mücadelede yıllardır güvenlik güçlerinin yanında yer alan ve devlete canları pahasına bağlılıklarını kanıtlayan kahraman bölge halkını ve onların temsilcileri olan köy korucularını tebrik etti. Bahçeli, hayatını kaybeden tüm vatandaşlara ve şehitlere rahmet diledi.

“Bu kamuoyuna duyurulan bir haçlı seferi operasyonudur”

Bahçeli, Türkiye’nin onlarca yıldır başka alanlara ayırması gereken mali kaynaklarının büyük bir kısmını haklı olarak terörle mücadeleye aktardığına dikkat çekti.

Yıllardır devam eden bu eylemlerin ardındaki stratejik nedenleri, küresel aktörleri, yerel işbirlikçileri, tarihi kökenleri ve emelleri dikkate almadan analiz yapmanın hiçbir zaman gerçek olmayacağı görüşünde olduğunu ifade eden Bahçeli, “Bu bakımdan, PKK terörünü silahsız bölücülükten, bölücü faaliyetleri bölgemizdeki küresel projelerden bağımsız düşünmeli, birbirimizi bağımsız düşünmeliyiz.” “Sonucunu görmeden tek tek ele almak hepimizi yanlış çıkarımlara, yanlış sebeplere sürükleyecektir.” söz konusu.

Bahçeli, Irak coğrafyasında son 40 yılda yaşananlara baktığımızda PKK terörünün arkasında Türkiye üzerine plan yapanların isimlerini görmenin mümkün olduğunu söyledi.

Bahçeli konuşmasına şöyle devam etti:

“PKK ve bölücülüğün arkasındaki küresel aktörleri tanıyan ve gören Türkiye, son yıllarda tepkisini en üst düzeyde göstermiştir. Milli güvenliğimizi bu kadar etkileyen bir sorunda, ülkelerle yüzleşmekten kaçınmamış ve tereddüt etmemiştir. Bölücü örgüte verilen açık veya örtülü dış destek söz konusu olduğunda Tarihsel Doğu Sorunu Bölücülük ve onun silahlı uzantılarının, bahsettiğimiz amaçlar peşinde koşan küresel aktörler tarafından çok kasıtlı ve oldukça güçlendirilmiş bir uluslararası yıkım aracı olarak kullanılması, kamusal bir Haçlı Seferidir. ABD’nin komşumuz Irak’a karşı yürüttüğü diğer iki savaşın siyasi sonuçlarını ve nedenlerini birlikte incelediğimizde yıllardır karşımıza çıkan Türkiye, “Ülkeyi istikrara kavuşturmak için kullanılan bölücülük ve bölücü terör saldırıları olacaktır. Gelişmeler, ülkemizi ve bölgemizi regüle etmek isteyen küresel gücün, uzun vadede bizim için felaketle sonuçlanacak bir senaryo sahnelediğini açıkça ortaya koymuştur.”

ABD’nin PKK/YPG ile bağlantısının ve temasının gizlenecek bir yönü olmadığını vurgulayan Bahçeli, devlet arşivlerinin PKK ile Avrupa ve PKK ile ABD arasındaki ilişkileri doğrulayacak ve doğrulayacak bilgi ve belgelerle dolu olduğuna dikkat çekti. Bahçeli, “Türkiye bu alçak ilişkilere elbette göz yummayacak ve bu ilişkilerin içeride ve sözde dost dediği müttefikler tarafından baltalanmasına seyirci kalmayacaktır.” dedi.

“Cumhurbaşkanlığı Kabinesi’ne ve kahraman Türk Silahlı Kuvvetleri’ne inancımız ve güvenimiz tamdır.”

MHP’nin milletin huzur ve güvenliğine musallat olan PKK terör örgütüne karşı mücadeleyi her zaman etkili ve anlaşılır yöntemlerle savunduğunu belirten Bahçeli, hükümetlerin bu konuda ihtiyaç duyduğu her türlü desteği vermeye hazır olduğunu, tüm çabaların devam ettiğini ifade etti. Terörle ve bölücülükle mücadelede siyasi, sosyal ve ekonomik tedbirlerin alınması gerekiyor. İhtiyaç konusunda ısrar ettiğini hatırlattı.

“Elbette terörün bitmesi, şiddetin ortadan kalkması, vatandaşlarımızın huzur, güven ve huzura kavuşması gerekiyor.” ifadesini kullanan Bahçeli, savunmanın ve aksini söylemenin mümkün olmadığını belirtti. Bahçeli, “Bu nedenle Cumhurbaşkanlığı Kabinesi’ne ve kahraman Türk Silahlı Kuvvetleri’ne inancımız ve güvenimiz tamdır. Hainlerin siyasi cephesi olan Türkiye Büyük Millet Meclisi’nde DEM’lilerin varlığı bilinmelidir. Dağda, yokuşta, sınır hattında mücadele ettiğimiz bu durum, adaletin ve hukukun bir ucubesidir, siyasetin ve demokrasinin ayıbıdır. “Hiçbir terörist ve destekçisi dağlara sığınamaz, tutunamaz. , yamaçlar, ovalar, belediyeler, şehirler veya Türkiye Büyük Millet Meclisi.” dedi.

Terörle mücadelenin aslında bölücülükle mücadelenin sadece bir parçası olduğuna işaret eden Bahçeli, şöyle konuştu:

“Silahlı bölücüyü zararlı, silahsız bölücüyü legal ve zararsız saymak, bölücülük ve terörle mücadeleyi sekteye uğratacak en büyük gaflettir. Devlet ihmale düşmez, devlet ihanete göz yummaz, devlet ihanete göz yummaz, devlet Hukuk çerçevesindeki hukuki mücadelesinden asla taviz vermez.Türkiye Cumhuriyeti, sınırları içinde güvenliği sağlamanın yanı sıra, sınır ötesi güvenliği de sağlama kapasitesine sahiptir.Başkanlığında düzenlenen güvenlik toplantısında alınan kararlara destek vermenin yanı sıra Sayın Cumhurbaşkanımızın, Irak’ın kuzeyindeki dağlık bölgeyi de kapsayacak şekilde, bu ülke ile koordineli olarak ve karşılıklı mutabakatla süresi belirlenmiş olup buradan Hatay’a kadar derinlik 60 kilometreye kadar inmektedir.’ Türkiye’nin Güvenliği ve Geleceği için Barış Hattı’ kurulmalı ve bu sınırdan içeriye bir sineğin bile girmesine izin verilmemelidir. Güven ve şüphenin, güvenlik ve endişenin, işbirliği ve çatışmanın, bağımsızlık ve teslimiyetin, uzlaşmanın ortasında yapacağımız seçim. ve şeref kesindir. Sonuç ne olacak? “Ne olursa olsun vatanın ve milletin savunması can pahasına yapılacaktır.”

“Can Atalay ile ilgili kararın derhal TBMM’de okunmasını istiyoruz.”

Bahçeli, “PKK’nın siyasi cephe örgütü olarak faaliyet gösteren sözde siyasi partinin yöneticileri ve üyeleri, devlete karşı gelmenin ve PKK’ya yardım ve yataklık etme suçlarını işlemenin en ağır bedelini ödemek zorundadır” dedi. aşağıdaki değerlendirme:

“‘Anayasa Mahkemesi kararlarının uygulanmamasının hiçbir gerekçesi yoktur’ diyen Sayın Zühtü Bey’e sormak istiyorum, siz ve sizin gibi düşünen diğer mahkeme üyelerimiz, akıtılan kanın gerekçesini açıklama cesaretine sahip misiniz? şehitlerimiz ve ağlayan analarımızın gözyaşları Siz yanlış mahkeme kararı kaygısındasınız biz aziz vatanımız için sıkıntıdayız Siz ve sizin gibiler PKK hukukunun kafesindesiniz biz varoluş hukukunun peşindeyiz ve Türkiye Cumhuriyeti’nin bağımsızlığı… Yani gördüğünüz gibi geceyle gündüz gibi farklıyız.

Tutuklu Can Atalay hakkındaki kararın derhal Türkiye Büyük Millet Meclisi’nde okunmasını istiyoruz. “Önümüzdeki yeni süreç sonucunda ayrıntılı bir ayrılıkçılıkla mücadele stratejisinin hazırlanması ve uygulamaya konulması gerektiğinin altını çizmek isterim.”

Türkiye’nin güvenliğini, milli birlik ve bütünlüğünü hedefleyen düşmanlık cephesinin uygulamaya çalıştığı alçak senaryo karşısında Türkiye’nin hareketsiz kalmasının düşünülemeyeceğini kaydeden Bahçeli, şöyle konuştu:

“Milletimiz, geleceğimize komplo kurmak isteyen iç ve dış merkezli şer ittifaklarına ve ihanet odaklarına hak ettikleri cevabı verme zamanının geldiğine inanmaktadır. Bilinmelidir ki bu cennet vatan hepimizindir. Aynı kaderi paylaşan Türkiye’mizin bir kaos ortamına sürüklenmemesi hepimiz için tarihi bir görevdir. Herkes kolay siyasi hesapları bir kenara bırakarak sorumluluğunu yerine getirmelidir. Allah korusun, bu yapılmadığı takdirde gelecekte de aransa dahi siyaset yapabileceğimiz uygun bir ülke, uygun bir yer bulunamayacaktır.”

MHP’nin tüm kesimleri milli hassasiyetler konusunda çok dikkatli hareket etmeye ve düşünmeye davet ettiğini belirten Bahçeli, hiçbir hainin Türkiye Cumhuriyeti’ni bölemeyeceğini, ortak değerlere dayalı milli birliği bozamayacağını, bundan kimsenin şüphesinin olmamasının altını çizdi.

-“Ağır sonuçlarla karşılaşacaklar”

“Verilecek toprağımız yok, çizilecek sonumuz yok, kaybedecek insanımız ve terk edilecek ilimiz yok.” Bahçeli konuşmasına şöyle devam etti:

“Türkiye’yi bölmeye yönelik etnik provokasyonları utanmadan sürdürmeye çalışanlar ve Türkiye’yi etnik farklılıklara dayalı bir bölünme, parçalanma ve çatışma süreciyle karşı karşıya getirenler, tarihi bir hata yapacak ve ağır sonuçlarla karşı karşıya kalacaklardır.

PKK’nın yardakçılarının devlete, Anayasa’ya, yasalara meydan okuyarak gerçekleştirdiği provokasyonların hukuk düzeni içinde karşılık bulması artık acil bir mesele olarak önümüzdedir. Bugün teröristler sadece dağlarda aranmamalı. Sözcüleri ve temsilcileri aracılığıyla Türkiye Büyük Millet Meclisi’ne girmişler ve devletin bunlara karşı kesinlikle hukuk çerçevesinde hareket etmesi gerekiyor. Anayasamızın değişmez hükümlerinde ifade edilen, devletin ülkesi ve milletiyle bölünmez bütünlüğüne ve üniter yapısına açıkça aykırı olan ayrılıkçı emeller, fani bedenlerimize zarar vermeden sonuç alamaz. Cumhur İttifakı terörü bitirmeye yemin etmiştir. Cumhur İttifakı iç ve dış işgal cephesine karşı direnme kararlılığındadır. Milletimiz rahat olsun, bir Türk dünyaya bedeldir.”

Bahçeli, 12 Ocak’ta Kuzey Irak’ta şehit olan askerlere rahmet, gazilere şifa diledi. Bahçeli, “Şehitler ölmez, vatan bölünmez. Ölenler toprağa, kahramanlar yüreklere gömülür.” söz konusu.

(Bitti)

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Başa dön tuşu